ENJEKSİYON

Zemin enjeksiyonu, zamanla sertleşen akışkan bir harcın basınç ile zemin ya da çatlaklı kaya içerisine enjekte edilmesi şeklinde uygulanan bir yöntemdir. Zemin özelliklerinin iyileştirilmesi, temel takviyesi, oturma ve deformasyonların azaltılması için enjeksiyon uygulaması, özellikle çatlaklı kaya ve granüler zeminlerde, yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca barajlarda sızdırmazlığın sağlanması, tünellerde yapı ile doğal zeminin birleştirilmesi için zemin enjeksiyonu uygulanmaktadır. Bu sayede zemin danelerinin birbirleriyle kenetlenmesi sağlanarak ortamın geçirimsizliği azaltılıp kayma mukavemeti arttırılır.

Enjeksiyon tekniği, başlangıçta su sızıntılarını önlemek ve dayanım kontrolü için maden endüstrisinde ve baraj temellerinde sızdırmazlık perdesi oluşturulmasında uygulanmaya başlanmıştır. Daha sonra inşaat mühendisliğinde; baraj gibi su yapılarının temel altlarında zeminin geçirimliliğini azaltarak sızmaları ve baraj gölündeki su kayıplarını kontrol etmek, şev duyarlılığını artırmak, zeminin kayma mukavemetini artırmak ve bu şekilde zeminin deformasyonunu azaltmak, farklı oturma yapan eğik yapıları düzeltmek, tünel yüzey betonu ile kaya arasındaki boşlukları doldurmak, ankrajları sabitlemek, derin kazılarda kazı çukuruna suyun girmesini engellemek, derin kazılarda yanal gerilmeleri azaltmak, çevreye zararlı sıvıların akışını önlemek, kazıkların taşıma gücünü arttırmak, sıvılaşma riskini azaltmak gibi uygulamalarda kullanılmıştır.

Başarılı bir enjeksiyonun yapılabilmesi için zeminin dane çapı dağılımı ve boşluk oranı göz önüne alınarak karışım tipi ve enjeksiyon tekniği iyi seçilmelidir. Enjeksiyon uygulanacak olan zeminin geoteknik özellikleri belirlendikten sonra zeminin dane boyutları oranına ve boşluk miktarına göre enjeksiyon tipi de belirlenmelidir. Bunu yaparken enjeksiyon materyali ile enjeksiyon uygulanacak zemin daneleri arasındaki fizikokimyasal ve yüzeysel etkileşimleri de göz önünde tutmak lazımdır.